Son yıllarda Türkiye’den ihracat yapan firmaların radarına Avrupa pazarı giderek daha fazla giriyor. Özellikle pandemi sonrası tedarik zinciri değişimleri, lojistik maliyetlerindeki artışlar ve global ticarette yaşanan dalgalanmalar, yakın coğrafya ihracatını ön plana çıkardı. İngiltere ve Avrupa Birliği ülkeleri, Türk üreticiler için hem mesafe hem de talep açısından cazip fırsatlar sunuyor.
Yakın Pazar Stratejisi Neden Önemli?
Geleneksel ihracat modellerinde firmalar genelde uzak coğrafyalara yüksek hacimli satışlara odaklanırken; son yıllarda nearshoring (yakın coğrafya tedarik) kavramı ön plana çıktı. Uzak Doğu yerine Avrupa’ya yönelen Avrupalı alıcılar, tedarik sürelerini kısaltmak, riskleri minimize etmek ve daha esnek çözümler bulmak istiyor. İşte burada Türkiye devreye giriyor:
-
Coğrafi yakınlık: Avrupa’ya kara ve deniz yoluyla hızlı teslimat.
-
Kaliteli üretim: Avrupa standartlarında üretim kapasitesi.
-
Esnek üretim: Küçük partiler, özel tasarım ve hızlı termin süreleri.
-
Gümrük avantajları: Avrupa ile mevcut Gümrük Birliği ve İngiltere ile Serbest Ticaret Anlaşması.
İngiltere’nin Ayrıcalıklı Konumu
Brexit sonrası İngiltere, AB dışına çıkmış olsa da Türkiye ile imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması sayesinde Türk ihracatçıları için halen cazip bir pazar. Özellikle İngiltere’de artan e-ticaret hacmi, Türk KOBİ’leri için doğrudan son kullanıcıya satış yapma imkanı sunuyor.
-
İngiltere’de e-ticaret satışları 2024 yılında %15 büyüdü.
-
Türk tekstil, ev dekorasyonu, kozmetik, takı ve gıda ürünlerine talep yüksek.
-
İngiltere pazarı, niş ve butik markalara açık.
Lojistik ve Depolama Stratejilerinin Önemi
İhracatçılar için Avrupa ve İngiltere pazarına girişte en kritik konulardan biri lojistik ve depo yönetimi. Ürünlerin müşteri siparişiyle eş zamanlı olarak son kullanıcıya hızlı ulaştırılması, müşteri memnuniyeti ve iade süreçlerinin iyi yönetilmesi gerekiyor.
İşte tam da bu noktada İngiltere’de yer alan ara depo ve fulfillment merkezleri devreye giriyor. Örneğin, Reading merkezli DEPPO gibi şirketler sayesinde;
-
Ürünler İngiltere içinde hazır stokta tutulabiliyor.
-
Aynı gün kargo çıkışı yapılabiliyor.
-
İade süreçleri hızlı ve sorunsuz yönetiliyor.
-
İngiltere’de firma kurmadan da operasyon yürütme imkanı oluşuyor.
2025’e Girerken Şirketler Neye Odaklanmalı?
Gelecek yıl, ihracat ve e-ticaret yapan Türk firmalarının başarısını belirleyecek temel başlıklar şunlar olacak:
-
Esnek üretim ve hızlı teslimat.
-
Lojistik ve depolama altyapısının güçlendirilmesi.
-
Markalaşma ve doğrudan tüketiciye satış stratejileri (D2C).
-
Yerel pazar dinamiklerini iyi analiz etmek.
-
Depo, fulfillment ve iade yönetimini yerinde çözmek.
Sonuç: Şimdi Strateji Zamanı
Türk üreticileri için Avrupa ve İngiltere pazarları her zamankinden daha büyük fırsatlar barındırıyor. Doğru ürün seçimi, etkin lojistik çözümleri ve profesyonel depo yönetimi ile ihracatta istikrarlı büyüme sağlamak mümkün. Özellikle İngiltere pazarında faaliyet göstermek isteyenler için yerinde hizmet veren çözüm ortaklarıyla çalışmak, süreci hem kolaylaştırıyor hem de hızlandırıyor.



